Çocuklar için dinlenme, eğlenme, okul sürecinde erteledikleri pek çok şeyi yaşamaları için güzel bir fırsat olan yaz tatilini anne babalar çocukları için nasıl daha iyi değerlendirebilirler?

Çocukların çok daha uzun saatlerini evde geçirmeye başladıkları yaz dönemi, çocuklar için her ne kadar eğlence ve rahatlık anlamına gelse de , anne ve babaların çeşitli sıkıntılar yaşadığı ve cevap arayan çeşitli sorular taşıdıkları bir dönem olabiliyor. Eğer anne-babaların her ikisi de çalışıyorsa çocukların kocaman bir yaz tatilinde nasıl oyalanacakları, onlar yokken nasıl verimli zaman geçirecekleri gibi konular sıkıntı kaynağı olurken, çalışmayan anneler de çocuklarının tatillerini en yararlı ve en geliştirici bir şekilde nasıl değerlendirecekleri konusunda bir takım sıkıntılar yaşayabiliyor. Oldukça uzun geçen bu zaman dilimini hem fiziksel hem de gelişimsel açıdan “çocuklar için en yararlı” şekilde değerlendirme isteği anne babalar için kaygı uyandırıcı bir duruma dönüşebiliyor.

Tatilin çocuklar için anlamı; eğlenmek, dinlenmek, rahatlamak, anne-baba ile daha bol ve keyifli zaman geçirmektir. Yaz tatilinde çocukların eğlenerek, dinlenerek, hem psikolojik gelişimlerini hem de zihinsel gelişimlerini olumlu etkileyecek bir şekilde geçirmeleri önemlidir. Bunun için tatil aktivitelerinin de bu amaca hizmet etmesi gerekmektedir.

Okul dönemi boyunca çocuklar zamanlarının büyük bir bölümünü okulda geçirirler ve bu nedenle anne-babalarıyla ve diğer aile bireyleriyle geçirdikleri zaman oldukça sınırlıdır. Oysa çocuğun okul yaşantısı kadar ailesiyle birlikte zaman geçirmesi de önem taşımaktadır.  Kışın yoğunluğu, sürekli bir şeylerin yetiştirilmesi telaşı aile bireylerinin birbirlerinden uzak kalmalarına neden olmaktadır. Okula giden çocukların erken yatmaları ve erken kalkmaları, anne-babanın işten bazen geç gelmesi, yemeğin hazırlanması, çocuğun ödevlerinin yetiştirilmesi, banyo, yatma saatlerinin düzenlenmesi gibi bir dizi görev ve sorumluluklar. Bu nedenle yaz dönemi, aile içindeki iletişimin düzenlenmesinde de önemli bir fırsata dönüştürülebilir. Çocukların günlük hayatta yaşadıkları problemlerin çözümü aşamasında anne-babalarından psikolojik destek almaya, değer gördüğü, sevildiği bir aileye ait hissetmeye ihtiyaçları vardır. Özellikle de zorluklarla karşılaştığında yaşadığı olumsuz duyguları paylaşması ve kendine uygun çözümler bulabilmesi açısından anne ve babasıyla özel zaman geçirmesinin önemi büyüktür. Bu nedenle de tatil planı yaparken çocuğun ailesiyle ortak aktiviteler yapabileceği, birlikte keyifli vakit geçirebileceği programlar yapılması önerilmektedir.

Çocuğa tatil programı yapılırken de onun istek ve ihtiyaçları ilk sırada göz önüne alınmalıdır. Çocuğun spora mı, sanatsal faaliyetlere mi yoksa bilimsel konulara mı ilgisi olduğu saptanıp kendisine de danışılarak ortaklaşa uygun bir aktivite planı yapılmalıdır. Bu planlar yapılırken, çocukların yaklaşık 3 yaşından itibaren sosyalleşmeye başladıklarını unutulmamalı, kendi yaşıtlarının bulunduğu arkadaş grupların içinde yer alabilecekleri, takım halinde hareket etmenin önemini anlayabilecekleri aktivitelere öncelik tanınmalıdır.

Çocuğun bulunduğu yaş ve cinsiyet grubuna göre tatil programının şekillendirilmesi de önemlidir. Örneğin ilkokul birinci sınıftaki bir çocuk, tatili yalnızca dinlenerek ve oyun oynayarak geçirdiği zaman, ertesi yıl okumayı unutmuş olarak okula gelebilmektedir. Bu çocukların,  günün en fazla bir saatini hoşlanabilecekleri bir kitabı okumaya teşvik edilmesi ya da basit problemler yaparak geçirebilmeleri sağlanabilirse, ikinci sınıfın programına uyum sağlamakta güçlük çekmeyeceklerdir. Bu nedenle çocuklar tatili ne kadar verimli ve dinlenerek geçirirlerse, bir sonraki okul dönemine o kadar dinamik ve dinlenmiş olarak başlayacaklardır.

“En verimli tatil şu şekilde geçirilir…” diye kesin bir hükümde bulunmak mümkün değildir. Çünkü bir takım bireysel farklılıkları dikkate almak gerekmektedir. Ancak fikir verme açısından “İyi bir tatil genel çerçevesiyle nasıl olmalıdır?” sorusunun yanıtını aşağıdaki maddelerle sıralamak mümkün;

Kitap okuma yorucu bir faaliyet değildir. Bu nedenle, tatile girsek bile okumaya ara vermemeliyiz. Aksi halde zaten zor kazanılan okuma alışkanlığımızı kaybedebiliriz. Buradan yola çıkarak tatil zamanlarında aile içerisinde kitap okuma saatleri koyulması son derece önemlidir.

Çocuğunuzun okul döneminde yaşadığı öğrenme ve ders sorunları varsa bunları hafifletmeye yönelik düzenli bir program hazırlayın. Örneğin her gün kısa da olsa okuma yazma ve akademik konulara yönelik bir çalışma saati olsun. Ancak bu programı yeniden bir baskıya ve sıkıntıya dönüştürmeyin. Günün kalan diğer kısmının birlikte keyifle geçmesine özen gösterin. Keyifli aktiviteleri çalışmanın sonrasına koyarsanız çalışmak için motive edici bir unsur olabilir.

Olabildiğince az televizyon izleyin. Bunun yerine kişisel gelişim adına, çocukları tiyatro, sinema gibi etkinliklere yönlendirin, zamanını yaz okulları vb. sportif ve sosyal aktivitelerle değerlendirmesine olanak yaratın.

Tatile çıktıktan sonra, derslere 10 – 15 gün ara verilebilir. Bu genel bir zihin dinlenmesi sağlayacaktır.

Ağustos ayının 15’inden itibaren çalışmalara hız verilmelidir. Öncelikle, geçtiğimiz yıl işlenen konular tekrar edilir. Daha sonra da örnek soru ve test çözümleri yapılır. Bunu da günde 50 dakika yapmak yeterli olacaktır.

Okulların açılmasına bir hafta kala ders çalışma bırakılması dinlenme sağlar. Okulların açılmasıyla birlikte haftalık çalışma programı hemen hazırlamak ve ona göre çalışmak faydalı olacaktır.

Yaz dönemini aile içindeki iletişiminizi yeniden gözden geçirmek için bir fırsat dönemi olarak değerlendirebilirsiniz

Çocuğunuza kış döneminde çok çalıştığını, bu nedenle yazın dinlenmeyi, eğlenmeyi ve ilgi duyduğu aktivitelerle ilgilenmeyi hak ettiğini vurgulayabilirsiniz.

Birlikte sosyal programlar planlayabilir, sevdiğiniz dostlarınızla, arkadaşlarınızla bir araya gelerek ve çocuğunuzun da sevdiği kişilerle ve arkadaşlarıyla vakit geçirmesi için olanak yaratabilirsiniz

Çocuğunuzun oyunlarını dikkatle gözlemleyebilirsiniz; oyun ortamı çocukların kendilerini en iyi ifade ettikleri ortamdır. Onların kaygılarını, sevinçlerini, üzüntülerini, korkularını; oyunlarını gözlemleyerek anlayabilirsiniz. Fark ettiğiniz duygularını daha rahat ifade etmeleri için ortam hazırlayabilirsiniz. Ancak, olumsuz duyguları için onları yargılamamalı ve eleştirmemelisiniz.

Özellikle kışın çocuklarıyla fazla vakit geçiremeyen babaların yazın bunu telafi etmeleri mümkün olabilir.  Çocuğunuzla bol zaman geçirebilir, onu dinleyebilir, kendi duygularınızı anlatabilirsiniz. Sizi etkin, problem çözen, gerektiğinde övmeyi bilen, kendisini destekleyen ve zorluklar karşısında yüreklendiren bir anne baba olarak model alma fırsatı verebilirsiniz.

Unutulmamalıdır ki, iyi değerlendirilmiş bir yaz tatili, iyi geçirilecek bir eğitim öğretim yılı demektir. Tatiller, zamanın boş geçirilmesi değil, “ nitelikli dinlenme” zamanlarıdır.

Herkese iyi bir tatil dileğiyle….